geschlechtsverkehr

listen to the pronunciation of geschlechtsverkehr
ألمانية - التركية
الإنجليزية - التركية

تعريف geschlechtsverkehr في الإنجليزية التركية القاموس.

sex
seks

Kim genç ve seksi görünmek istemez ki? - Who doesn't want to look young and sexy?

Bir aydın, seksten daha ilginç bir şey keşfetmiş bir kişidir. - An intellectual is a person who has discovered something more interesting than sex.

intercourse
{i} cinsel ilişki

O ve Tom ilk cinsel ilişkilerine girdiğinde Mary orgasm olmadı. - Mary did not climax when she and Tom had their first sexual intercourse.

En son ne zaman cinsel ilişkiye girdiniz? - When did you last have sexual intercourse?

carnal knowledge
cinsel ilişki
carnal knowledge
dünyevi bilgi
intercourse
görüşme
intercourse
ilişki

O ve Tom ilk cinsel ilişkilerine girdiğinde Mary orgasm olmadı. - Mary did not climax when she and Tom had their first sexual intercourse.

Yaralanma veya rahatsızlığı önlemek için, vajinanın ilişkiden önce yağlanmış olduğundan emin olun. - To avoid injury or discomfort, be sure that the vagina is lubricated before intercourse.

intercourse
(cinsel) birleşme
lovemaking
sevişme
intercourse
birleşme
carnal knowledge
cinsel ilişki (hukuk)
intercourse
{i} bağlantı
intercourse
{i} görüşme, konuşma; ilişki
intercourse
(Tıp) Münasebet, temas
making love
sevişme