gerichtsverhandlung

listen to the pronunciation of gerichtsverhandlung
ألمانية - التركية
en. e. gı'rihtsferhandlung duruşma
en {gı'rihtsferhandlung} e duruşma
الإنجليزية - التركية

تعريف gerichtsverhandlung في الإنجليزية التركية القاموس.

trial
duruşma

Yakalandı ve duruşma için tutuldu. - He was captured and held for trial.

O adam gelecek hafta duruşmaya gidiyor. - That man is going on trial next week.

trial
yargılama

Polis onu yargılamadı. - The police didn't put him on trial.

Bu bir yargılama değil bir duruşmadır. - This is a hearing, not a trial.

trial
{i} test

Tom'un testi ne zamandı? - When was Tom's trial?

trial
imtihan kabilinden olan felaket veya keder
court hearing
mahkeme celsesi
court hearing
celse
trial
{i} sınav
trial
başbelası
trial
{i} sınama
court hearing
Duruşma
trial
{i} çile
trial
(Tıp) Deneme, tecrübe
trial
deneme; denenme
trial
{i} örnek
trial
trial and error çeşitli yolları deneme
trial
denenme
trial
(isim) dava, deneme, prova, test, duruşma, yargılama, sınav, sınama, çile, dert, girişim, örnek
trial
duruşma, yargılama, muhakeme
trial
(sıfat) mahkeme, deneme, duruşma
ألمانية - الإنجليزية
trial
(judicial) hearing
court proceedings
trials
court hearing
der Gerichtsverhandlung fernbleiben
to stay away from the court hearing