There is no need for you to go yet.
- Henüz gitmene gerek yok.
There is no need to worry about shortages for the moment.
- Sıkıntılar hakkında şu an endişelenmenize gerek yoktur.
It is not necessary to say that she is an excellent pianist.
- O'nun mükemmel bir piyanist olduğunu söylemeye gerek yok.
It is not necessary that we attend the reunion.
- Toplantıya katılmamıza gerek yok.