Learn to be a man of your word and find opportunities to realize your dreams.
- Sözünün adamı olmayı öğren ve hayallerini gerçekleştirmek için fırsatlar bul.
He badly exaggerated his ability to achieve a breakthrough.
- O bir atılımı gerçekleştirmek için yeteneğini berbat bir şekilde abarttı.
I am determined to carry out this plan.
- Ben bu planı gerçekleştirmek için kararlıyım.
He had to call on all his experience to carry out the plan.
- O, planı gerçekleştirmek için bütün deneyimine başvurmak zorunda kaldı.
It's easier to make plans than to realise them.
- Planları yapmak onları gerçekleştirmekten daha kolaydır.
Having made an unwavering decision, he started to make plans to fulfill his dreams.
- Değişmez bir karar verdikten sonra, o, hayallerini gerçekleştirmek için planlar yapmaya başladı.
Sami wanted to fulfill his fantasies with Layla.
- Sami fantezilerini Leyla ile gerçekleştirmek istiyordu.
Can computers actually translate literary works?
- Bilgisayarlar gerçekten edebi eserleri çevirebilir mi?
Tom found that he actually liked working for Mary.
- Tom Mary için çalışmayı gerçekten sevdiğini anladı.
Understanding you is really very hard.
- Seni anlamak gerçekten çok zor.
Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me.
- Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor.
Were they being told the truth?
- Gerçek onlara söyleniliyormuydu?
All of you are familiar with the truth of the story.
- Hepiniz gerçek hikayeyi biliyorsunuzdur.
I believe it is a genuine Picasso.
- Onun gerçek bir Picasso olduğuna inanıyorum.
Tom seemed genuinely surprised when I told him that Mary had left town.
- Mary'nin kasabayı terk ettiğini ona söylediğimde, Tom gerçekten şaşırmış görünüyordu.
I doubt the authenticity of the document.
- Belgenin gerçekliğinden şüpheliyim.
I'm ashamed to say that it's true.
- Onun gerçek olduğunu söylemeye utandım.
That he was busy is true.
- Onun meşgul olduğu gerçektir.
It would be virtually impossible to convince Tom to come along with us.
- Tom'u bizimle gelmesi için ikna etmek gerçekte imkansız olurdu.
Have you ever tried using a virtual reality headset?
- Sanal gerçeklik kulaklığı kullanmayı hiç denedin mi?
As a consequence of its fun factor, Tatoeba contains random bits of factual information.
- Eğlenceli faktörün bir sonucu olarak, Tatoeba rastgele gerçek bilgi bitleri içeriyor.
The factual world is often weirder than the fictional world.
- Gerçek dünya genellikle kurgusal dünyadan daha tuhaftır.
The facts did not become public for many years.
- Gerçekler uzun yıllar boyunca açıklanmadı.
Many economists are ignorant of that fact.
- Çok sayıda ekonomist, o gerçekten habersiz.
Using cash makes you think money is truly substantial.
- Nakit kullanmak sana paranın gerçekten önemli olduğunu düşündürür.
Do you really want to sell your house right now?
- Evini hemen satmayı gerçekten istiyor musun?
I really can't talk right now.
- Gerçekten şu anda konuşamam.
Every sentence that starts with I'm not racist, but is likely to be very racist indeed.
- Ben ırkçı değilim, ama ile başlayan her cümlenin gerçekten çok ırkçı olması muhtemeldir.
Understanding you is really very hard.
- Seni anlamak gerçekten çok zor.
Preventive measures are much more effective than the actual treatment.
- Önleyici tedbirler gerçek tedaviden çok daha etkilidir.
That was really effective.
- O gerçekten etkiliydi.
What he says is gospel.
- Onun söylediği şey gerçek.
Even though the media reports that she is a potential presidential candidate, does anyone really think that she is a potential president?
- Medya onun potansiyel bir başkan adayı olduğunu bildirmesine rağmen, herhangi biri gerçekten onun potansiyel bir başkan olduğunu düşünüyor mu?
Tom believes the philosophy of Ayn Rand is truly objective.
- Tom, Ayn Rand felsefesinin gerçekten tarafsız olduğuna inanmaktadır.
Esperanto is a truly regular and easy language.
- Esperanto gerçekten düzenli ve kolay bir dildir.
The facts weren't properly understood.
- Gerçekler tam olarak anlaşılmadı.
A proper gentleman brings his lady red roses.
- Gerçek bir beyefendi kadınına kırmızı güller getirir.
I felt really positive.
- Gerçekten olumlu hissettim.
The portrait looks exactly like the real thing.
- Portre tam olarak gerçek şey gibi görünüyor.
No one knows the real reason why we love dogs.
- Hiç kimse bizim köpekleri niçin sevdiğimizin gerçek nedenini bilmiyor.
The true secret of writing a good letter is to write as if you were talking.
- İyi bir mektup yazmanın gerçek sırrı sanki konuşuyormuşsun gibi yazmaktır.
Wonder is the true character of the philosopher.
- Filozofun gerçek karakteri meraktır.
I think I'm starting to understand exactly what real love is.
- Sanırım gerçek aşkın ne olduğunu tam olarak anlamaya başlıyorum.
I know exactly what you mean. Parents can be really annoying.
- Ne demek istediğini tam olarak biliyorum. Anne ve babalar gerçekten sinir bozucu olabiliyorlar.
Is this all for real?
- Bunun hepsi gerçek mi?
At that time, I thought that I was going to die for real.
- O zaman, gerçekten öleceğimi sandım.
Parents look to the new generation as a generation that is far from reality and busy running after unrealistic dreams.
- Ebeveynler yeni nesile gerçeklikten uzak ve gerçekçi olmayan hayallerin peşinde koşturan bir nesil olarak olarak bakıyor.
Can't you divorce fantasy from reality?
- Hayali gerçekten ayıramıyor musun?
These items must be returned to their rightful owner.
- Bu eşyalar gerçek sahibine iade edilmelidir.
I don't think he is truthful.
- Onun gerçekçi olduğunu sanmıyorum.
To be truthful, this matter doesn't concern her at all.
- Gerçekçi olmak gerekirse, bu konu onu hiç ilgilendirmez.
She explained the literal meaning of the sentence.
- O, cümlenin gerçek anlamını açıkladı.
I am literally crying right now.
- Ben şimdi gerçekten ağlıyorum.
Tom seemed really sincere.
- Tom gerçekten samimi görünüyordu.
I sincerely, truly believe that.
- İçtenlikle, gerçekten ona inanıyorum.
Kawa is an implementation of Scheme for JVM that allows to take advantage of all the Java’s libraries.
- Kawa bir JVM(Java Sanal Makinesi) gerçekleştirme projesidir.Bu bütün Java kütüphanelerini avantajlı bir şekilde kullanmaya izin verir.