As regards result, you don't have to worry.
- Sonuca gelince, endişelenmek zorunda değilsin.
As for dogs, customers may not bring them into this store.
- Köpeklere gelince, müşteriler onları bu mağazaya getiremiyebilirler.
As for living in Japan, I have nothing to complain about.
- Japonya'da yaşamaya gelince, şikâyet edecek bir şeyim yok.
It's a tossup as to who will win; both teams are about the same in quality.
- Kimin kazanacağına gelince bir şanstır; her iki takım da kalite olarak aynıdır.
As to your final grade, that depends on your final examination.
- Final notuna gelince, bu senin final sınavına bağlı.
The girl fainted, but she came to when we threw water on her face.
- Kız bayıldı, fakat biz onun yüzüne su döktüğümüzde o kendine geldi.
No more than 50 people came.
- 50 kişiden fazla gelen olmadı.
Can you come at nine?
- Dokuzda gelebilir misin?
Wisdom does not automatically come with age.
- Bilim yaş ile otomatik olarak gelmez.
This smell might come from the oven!
- Bu koku fırından gelebilir!
Did you come from a musical family?
- Müziksever bir aileden mi geldin?
Please pardon me for coming late.
- Lütfen geç geldiğimden dolayı beni affet.
Look out! There's a truck coming!
- Dikkat! Buraya gelen bir kamyon var!
Next time I come, I'll bring you some flowers.
- Bir daha ki gelişimde, sana bazı çiçekler getireceğim.
Fruits come from flowers.
- Meyveler çiçeklerden meydana gelir.
O, saçına jöle sürer.
- Tom puts gel in his hair.
Tom saçına jöle çaldı.
- Tom put gel in his hair.
Pelte limonlu ve portakallı olarak yapılabilen içine taze meyve katıldığında ise tadına doyum olmayan tatlıdır.
Ben jelatin kullanmadan panna cotta yaparım.
- I make panna cotta without using gelatin.