There will be an energy crisis in the near future.
- Yakın gelecekte bir enerji krizi olacak.
I really look forward to your visit in the near future.
- Yakın bir gelecekteki senin ziyaretini gerçekten dört gözle bekliyorum.
Kim means to be a diplomat in the future.
- Kim gelecekte bir diplomat olmaya niyet ediyor.
No one can tell what'll happen in the future.
- Kimse gelecekte ne olacağını söyleyemez.
He is to come to my house tonight.
- O, bu gece benim evime gelecek.
She is likely to come.
- O muhtemelen gelecek.
What will happen in the eternal future that seems to have no purpose, but clearly just manifested by fate?
- Hiçbir amacı yokmuş gibi görünen ama var olmaktan başka bir kaderi olmadığı da açık olan bir sonsuzluktaki sonsuz gelecekte neler olacak?
And you have earned the new puppy that's coming with us … to the White House.
- Sen bizimle Beyaz Saray'a kadar gelecek yeni köpek yavrusu kazandın.
Will he be coming this evening?
- O bu akşam gelecek mi?
He will have lived here for ten years by the end of next month.
- Gelecek ayın sonunda on yıldır burada yaşamakta olacak.
I want to learn Chinese next year.
- Gelecek sene Çince öğrenmek istiyorum.