Don't mind Tom. He's a little retarded.
- Tom'a aldırmayın. O biraz gecikmeli.
It makes no difference whether the train is delayed or not.
- Trenin gecikmeli olup olmadığı hiç önemli değil.
Employment continued to lag.
- İş gecikmeye devam etti.
How can I fix the lag?
- Gecikmeyi nasıl düzeltebilirim?
The weather will delay the start of the race.
- Hava yarışın başlamasını geciktirecek.
It's necessary to discuss the problem without delay.
- Gecikmeden sorunu görüşmek gereklidir.