geğirmek

listen to the pronunciation of geğirmek
التركية - الإنجليزية
burp
belch
eructate
to burp, to belch
to burp, belch, eructate, eruct
geğirme
burping
geğirmek işi
burp work
geğirme
{i} belch

And then, in the middle of a magnificent meal, he started belching! How disgusting! - Ve sonra, harika bir yemeğin ortasında geğirmeye başladı! Nasıl da rahatsız edici!

geğirme
(Tıp) belching

And then, in the middle of a magnificent meal, he started belching! How disgusting! - Ve sonra, harika bir yemeğin ortasında geğirmeye başladı! Nasıl da rahatsız edici!

geğir
{f} burp

What do you mean? Dima asked, but burped, for if he remained silent, this sentence would be too simple. - Ne demek istiyorsun? Dima sordu fakat geğirdi, zira o sessiz kalırsa, bu cümle çok basit olur.

Tom sure does burp a lot. - Tom kesinlikle çok geğirir.

geğir
{f} belch

And then, in the middle of a magnificent meal, he started belching! How disgusting! - Ve sonra, harika bir yemeğin ortasında geğirmeye başladı! Nasıl da rahatsız edici!

geğirme
eructation
geğirme
{i} burp
التركية - التركية
Midede toplanan gazı sesle ağızdan çıkarmak
Midede toplanan gazı ağızdan sesli bir biçimde çıkarmak: "Geğirebilsem açılır mıyım acaba? Sancı göğsümde, hatta kolumda..."- A. İlhan
Geğirme
teftih
geğirme
Geğirmek işi
geğirmek
المفضلات