Bogdan, yarın orada olacağını söylemişti.
- Bogdan said he would be there tomorrow.
Onun söylediği doğru.
- What he said is true.
Babasının bir trafik kazasında öldüğü söylenmektedir.
- It is said that her father was killed in a traffic accident.
Japonların tanıdıkları kişilere karşı nazik oldukları fakat tanımadıklarına karşı oldukça soğuk oldukları söylenmektedir.
- It is said that Japanese people are kind to people they know, but rather cold to those they don't.
Belirtilen tarihe kadar işi bitirmek zorundaydım.
- I had to finish the job by the stated date.
Belirtilen fiyat işçilik ücretini içermez.
- The stated price does not include labor charges.
O, kendini açıkça ifade etti.
- He expressed himself clearly.
Savaşla ilgili duygularını ifade etti.
- She expressed her sentiments on the war.
Başkan konuyla ilgili kişisel görüşünü belirtti.
- The president stated his position on the issue.
O, konuyu açıkça belirtmiştir.
- He clearly stated that point.
Tom söylenenleri dikkatle dinledi.
- Tom paid close attention to what was being said.
Söylenen söz geri alınamaz.
- Once you've said something, it can't be taken back.