garments, apparel

listen to the pronunciation of garments, apparel
الإنجليزية - التركية

تعريف garments, apparel في الإنجليزية التركية القاموس.

clothes
{i} giysi

Bu giysiler nihayet kuru. - These clothes are finally dry.

Çıkardığın giysileri dikkatlice yerine koy. - Stow away carefully the clothes you removed.

clothes
elbise

Elbiselerinin geriye kalanını çamaşırhaneye koydum. - I put the rest of your clothes in the laundry.

Elbiselerim ıslandı bu yüzden onları çıkardım. - My clothes get wet so I took off them.

clothes
i., çoğ. giysiler, elbiseler
clothes
argo giyimine düşkün kimse
clothes
clothes pole çamaşır ipini
clothes
clothespin mandal
clothes
clotheshorse çamaşır askısı
clothes
clothesline çamaşırclothes moth güve
clothes
{i} çamaşır

Elbiselerinin geriye kalanını çamaşırhaneye koydum. - I put the rest of your clothes in the laundry.

Tom kirli elbiselerini çıkardı ve onları çamaşır makinesine attı. - Tom stripped off his dirty clothes and threw them into the washing machine.

clothes
üstbaş
clothes
giysiler

O her zaman koyu giysiler giyer. - He always wears dark clothes.

O, Japon giysilerin içinde daha iyi görünüyor. - She looks better in Japanese clothes.

clothes
kapama
clothes
ruba
clothes
urba
clothes
clothes basket çamaşır sepeti
clothes
{i} örtüler
clothes
{i} üst baş
clothes
(isim) giysi, elbise, üst baş, çamaşır; yatak takımları, örtüler
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} clothes
garments, apparel
المفضلات