güpegündüz

listen to the pronunciation of güpegündüz
التركية - الإنجليزية
in broad daylight

I was attacked in broad daylight. - Güpegündüz saldırıya uğradım.

He had his car stolen in broad daylight. - Güpegündüz arabasını çaldırdı.

broad daylight

I was attacked in broad daylight. - Güpegündüz saldırıya uğradım.

He had his car stolen in broad daylight. - Güpegündüz arabasını çaldırdı.

boldly
publicly
التركية - التركية
Ortalık iyice aydınlıkken, iyice gündüz iken, dalgündüz: "O gün güpegündüz İstanbul'un üstünde düşman tayyareleri dolaştılar."- Y. K. Beyatlı
Ortalık iyice aydınlıkken, iyice gündüz iken, dalgündüz
dalgündüz
güpegündüz
المفضلات