gözetlemecilik

listen to the pronunciation of gözetlemecilik
التركية - الإنجليزية

تعريف gözetlemecilik في التركية الإنجليزية القاموس.

gözetle
pry

I'm sorry, I don't mean to pry. - Üzgünüm, ben gözetlemek istemiyorum.

I don't mean to pry, but are you having problems at home? - Ben gözetlemek istemiyorum ama evde sorunlar yaşıyor musunuz?

gözetle
{f} prying
gözetle
{f} peep

Tom looked through the peephole. - Tom gözetleme deliğinden baktı.

Tom looked through the peephole before opening the door. - Tom kapıyı açmadan önce gözetleme deliğinden baktı.

gözetle
keep an eye on
gözetle
kept an eye on
gözetle
{f} monitor
التركية - التركية
voyörizm
gözetlemecilik
المفضلات