There were a lot of stars seen in the sky.
- Gökyüzünde görülen bir sürü yıldız vardı.
What has been seen can not be unseen.
- Görülen bir şey, asla görülmemiş gibi olmaz.
I saw my Twitter account suspended after a while.
- Bir müddet sonra Twitter hesabımın askıya alındığını gördüm.
I saw her somewhere two years ago.
- Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm.
Seeing that she was not excited at the news, she must have known it.
- O, habere heyecanlanmadığına göre, onu önceden biliyor olmalı.
I remember seeing you all somewhere.
- Hepinizi bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.
I'm happy to see you.
- Seni gördüğüme mutluyum.
Mary decided never to see him any more.
- Mary artık onu asla görmemeye karar verdi.
I had never seen a panda until I went to China.
- Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim.
I've never seen such a wonderful sunset.
- Böyle harika bir günbatımı hiç görmemiştim.
Their view of life may appear strange.
- Onları hayat görüşü acayip görünebilir.
His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
- Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.
He happened to catch sight of a rare butterfly.
- Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.
I was much frightened at the sight.
- Ben görünce çok korktum.
She stood astonished at the sight.
- Görünüşte şaşırmış gibi duruyordu.
Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
- Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.