Only a few sailors can be seen.
- Sadece birkaç denizci görülebilir.
Wild rabbits can be seen in the forest.
- Yabani tavşanlar ormanda görülebilirler.
It's completely visible.
- O tamamen gözle görülebilir.
That star is visible to the naked eye.
- O yıldız çıplak gözle görülebilir.
I saw my Twitter account suspended after a while.
- Bir müddet sonra Twitter hesabımın askıya alındığını gördüm.
I saw John at the library.
- Kütüphanede John'u gördüm.
The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.
- Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı.
I remember seeing you all somewhere.
- Hepinizi bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.
I want to see you before you go.
- Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.
I'm happy to see you.
- Seni gördüğüme mutluyum.
I turned off the TV because I had seen the movie before.
- Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.
I've never seen such a wonderful sunset.
- Böyle harika bir günbatımı hiç görmemiştim.
His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
- Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.
Their view of life may appear strange.
- Onları hayat görüşü acayip görünebilir.
He happened to catch sight of a rare butterfly.
- Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.
Is there any end in sight to the deepening economic crisis?
- Derinleşen ekonomik krizin görünürde bir sonu var mı?
The sight of fresh lobster gave me an appetite.
- Taze ıstakozun görünüşü iştahımı açtı.
Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
- Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.