الإنجليزية - التركية
تعريف further in; interior; internal; not outward; as, an inner chamber في الإنجليزية التركية القاموس.
- inner
- iç
İç cebimden cüzdanımı çaldırdım.
-I had my wallet stolen from my inner pocket.
Kapının iç tarafında bir buton var.
-There's a button on the inner side of the door.
- inner
- içsel
- inner
- içerdeki
- inner
- merkeze en yakın
- inner
- {s} içteki
- inner
- İç, dâhilî, rûhânî
- inner
- inner cityşehrin iç mahallesineinner
- inner
- {s} gizli, saklı (anlam v.b.)
- inner
- inner significance derin veya gizli mana
- inner
- inner circle iç grup
- inner
- nişan tahtasında ortanın bir üstü
- inner
- {s} manevi
- inner
- {s} dahili
- inner
- (isim)şan tahtasında ortanın bir üstü
- inner
- {s} ayrıcalıklı
- inner
- {s} ruhsal
- inner
- {s} gizli
- inner
- en imtiyazlı danışman grubu
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف further in; interior; internal; not outward; as, an inner chamber في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- inner
further in; interior; internal; not outward; as, an inner chamber
الواصلة
fur·ther in; interior; internal; not outward; as, an in·ner cham·berالنطق
Resimler
المفضلات