الإنجليزية - التركية
تعريف full of shade or shadows; causing shade or shadow في الإنجليزية التركية القاموس.
- shadowy
- karanlık
Hayatı ölümden ayıran sınırlar azami karanlık ve belirsizdir. Birinin nerede biteceğini ve diğerinin nerede başlayacağını kim söyleyecek?
-The boundaries which divide Life from Death are at best shadowy and vague. Who shall say where the one ends, and where the other begins?
- shadowy
- belli belirsiz
- shadowy
- hayal meyal
- shadowy
- {s} gölgeli
- shadowy
- {s} şüpheli
- shadowy
- {s} loş
- shadowy
- {s} belirsiz
Hayatı ölümden ayıran sınırlar azami karanlık ve belirsizdir. Birinin nerede biteceğini ve diğerinin nerede başlayacağını kim söyleyecek?
-The boundaries which divide Life from Death are at best shadowy and vague. Who shall say where the one ends, and where the other begins?
- shadowy
- {s} gölge gibi
- shadowy
- {s} tayin edilmesi zor olan
- shadowy
- {s} belli belirsiz, belirsiz, müphem
- shadowy
- {s} gölgeler içinde olan
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف full of shade or shadows; causing shade or shadow في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- shadowy
full of shade or shadows; causing shade or shadow
الواصلة
full of shade or shadows; caus·ing shade or shad·owالنطق
Resimler
المفضلات