Tarihin bize öğrettiği şey insanların ondan bir şey öğrenmemiş olmasıdır.
- What history teaches us is that men have never learned anything from it.
Hayat ondan ne beklediğine karar verdiğinde başlar.
- Life starts when you decide what you are expecting from it.
Ondan uzun zaman haber alamadılar.
- They haven't heard from him in a long time.
Ondan uzak durmanız sizin akıllılığınız.
- It was wise of you to keep away from him.
Bu eski madeni paraları ondan aldım.
- I got these old coins from her.
Çok geçmeden ondan haber alacağımızı umuyorum.
- I hope it won't be long before I hear from her.
Bundan kim yararlanıyor?
- Who benefits from this?
Bundan ne gibi sonuçlar çıkarılabilir?
- What conclusions can be drawn from this?
Senden küçük bir yardıma ihtiyacım var.
- I need a little help from you.
Ben haftalardır senden haber almak için can atıyorum.
- I've been looking forward to hearing from you for weeks.