formidably, dreadfully, violently

listen to the pronunciation of formidably, dreadfully, violently
الإنجليزية - التركية

تعريف formidably, dreadfully, violently في الإنجليزية التركية القاموس.

terribly
çok fena
terribly
çok

Sorusuna çok şaşırdım. - I was terribly confused by his question.

Sana yardım etmek isterim ama çok fazla meşgulüm. - I'd love to help you out, but I'm terribly busy.

terribly
çok kötü
terribly
son derece

Çorba son derece sıcak. - The soup is terribly hot.

Tom şu anda son derece meşgul. - Tom is terribly busy at this time.

terribly
korkunç bir şekilde

Korkunç bir şekilde korktum. - I was terribly frightened.

Sami, Leyla'yı korkunç bir şekilde özlüyordu. - Sami missed Layla terribly.

terribly
müthiş
terribly
berbat/korkunç şekilde
terribly
berbat bir şekilde

Benim yavru köpeğim öldü ve ben berbat bir şekilde üzgünüm. - My puppy died, and I'm terribly upset.

Tom'a berbat bir şekilde muamele edilmişti. - Tom was treated terribly.

terribly
aşırı

Bu hafta her ikimiz için de aşırı yoğundu. - This week has been terribly busy for both of us.

Aşırı derecede pahalı. - It's terribly expensive.

الإنجليزية - الإنجليزية
{a} terribly
formidably, dreadfully, violently
المفضلات