O bizimle çok resmîdir.
- He is very formal with us.
Tom Mary'nin giydiğinin resmî bir parti için uygun olmadığını düşünüyordu.
- Tom thought what Mary was wearing wasn't appropriate for a formal party.
Genellikle genç insanlar formaliteden hoşlanmazlar.
- In general, young people dislike formality.
Sadece bir formaliteydi.
- It was just a formality.
Biz resmen tanıştırılmadık.
- We haven't been formally introduced.
Hiç kimse resmen suçlanmadı.
- Nobody has been formally charged.
Tom az örgün eğitim aldı.
- Tom had little formal education.
Neredeyse hiç örgün eğitim almadı.
- He had almost no formal education.