Ebeveynlerim Tom'la tekrar görüşmemi yasakladı.
- My parents forbade me to see Tom again.
Babam evcil kedi sahibi olmamı yasakladı.
- My father forbade me from having a pet cat.
Eski karısı, adamın kendisine 200 metreden fazla yaklaşmasını yasaklayan bir mahkeme emri çıkarttı.
- His ex-wife obtained a court order that forbid him from coming closer than 200 yards.
Bir şey yasaklandıkça daha popüler olur.
- The more things are forbidden, the more popular they become.