Tatlı bir şey yemek istiyorum.
- I feel like eating something sweet.
Balık yemekten hoşlanır mısın?
- Do you like eating fish?
Tom hapishane tarafından temin edilen düşük kaliteli yiyecek yiyerek besleniyordu.
- Tom was fed up with eating the low quality food provided by the prison.
Meksika yemekleri yiyerek yetiştirildim.
- I was raised eating Mexican food.