O elinden geleni yaptı ama kısa sürede böyle bir hızlı atlet ile rekabet edemeyeceğini gördü.
- He did his best but soon saw that he could not compete with such a fast runner.
Biz Afrikalılar mükemmel atlet ve koşucularız.
- We Africans are excellent athletes and runners.
Tony hızlı bir koşucu.
- Tony is a fast runner.
Onun yanında, ben bizim sınıfta en hızlı koşucuyum.
- Next to him, I'm the fastest runner in our class.