Ben okula vardığımda yarış zaten bitmişti.
- When I got to school, the race had already finished.
Raporunuz toplantı için zamanında bitmiş olacak mı?
- Will your report be finished in time for the meeting?
Çalışmanın Tom'a ait bölümü tamamlanmış değil.
- Tom's part of the work isn't finished.
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished off the ice cream that was in the freezer.
Belgeleri tamamladın mı?
- Have you finished the papers?
İşim zaten 15 Ocak'ta tamamlandı.
- My work was already finished on January 15th.
Programa göre proje tamamlandı.
- They finished the project on schedule.
Ev ödevi bitirildikten sonra, Tom yatmaya gitti.
- His homework having been finished, Tom went to bed.
İşin dörtte üçü bitirildi.
- Three-quarters of the work was finished.
Resim onun tarafından zaten bitirilmişti.
- The picture has already been finished by him.
Belgeleri tamamladın mı?
- Have you finished the papers?
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished eating all the ice cream that was in the freezer.
Raporu yazmayı bitirdim.
- I finished writing the report.
Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
- Ann has just finished writing her report.
Ev ödevin ne zaman hazır olacak?
- When will your homework be finished?
Neredeyse hazır mısın?
- Are you almost finished?
Resim neredeyse bitti.
- The painting is all but finished.
Eğer onula işin bittiyse, gazeteyi okumama izin ver.
- Let me read the newspaper if you've finished with it.
İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
- Having finished my work, I left the office.
İşi bitirdikten sonra uğrayacağım.
- I'll come over after I finish the work.
Tom bitiş çizgisini geçen son kişiydi.
- Tom was the last one to cross the finish line.
Bitiş çizgisini en son geçen oydu.
- She was the last to cross the finishing line.
Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
- It is utterly impossible to finish the work within a month.
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished eating all the ice cream that was in the freezer.
İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula.
- Apply two coats of the paint for a good finish.
Dışarı çıkmadan önce onu bitirmeliyim.
- I must finish it before I go out.
O, ne pahasına olursa olsun işi bitirmeye kararlıydı.
- He was determined to finish the work at any cost.
Tom evi bitirmek için ne kadar çok paraya ihtiyacı olacağını hesaplıyor.
- Tom is estimating how much money he'll need to finish the house.
Biz yarına kadar parti hazırlıklarını bitirmek zorundayız.
- We have to finish preparations for the party by tomorrow.
Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
- Ann has just finished writing her report.
Tom gelecek ay cezasını çekmeyi bitirecek.
- Tom will finish serving his sentence next month.
Burada işimiz neredeyse bitmek üzere.
- We're just about finished here.
Raporla işim bitmek üzere.
- I'm just about finished with the report.
Ben şimdi son rötuşları yapıyorum.
- I'm adding the finishing touches now.
O planın hâlâ bazı son rötuşlara ihtiyacı vardı.
- That plan still needed some finishing touches.
Az önce zemini cilalamayı bitirdim.
- I've just finished waxing the floor.
Bu görevi Cuma gününden önce tamamlamak için çok çalışmalıyız.
- We must work hard to finish this task before Friday.
Bunu tamamlamak çok zamanımı alacak.
- It'll take a long time for me to finish this.
Tom eğitimini tamamlamadı.
- Tom hasn't finished his training.
Bunu tamamlamak çok zamanımı alacak.
- It'll take a long time for me to finish this.
He finished the cabinet with two more layers of polyurethane.
Due to BSE, cows in the United Kingdom must be finished and slaughtered before 30 months of age.
Please finish your homework!.
The song has finished.
... the coach it's at the mosque finished in nineteen eighty-seven provides a ...
... out you just saw the mapping stuff we finished with. ...