fetten

listen to the pronunciation of fetten
ألمانية - التركية
{'fetın} yağlamak
v. 'fetın yağlamak
yağlamak
الإنجليزية - التركية

تعريف fetten في الإنجليزية التركية القاموس.

fat
{i} içyağı
fat
{f} şişmanlatmak
fat
{f} semirtmek
fat
şişkin
fat
yağ

Yağı kesip çıkarsan iyi olur. - You had better cut out the fat.

Yağlı bir diyeti sevmiyorum. - I don't like a fat diet.

fat
dolgun
fat
(et) yağlı
fat
(fiil) şişmanlatmak, semirtmek, besiye çekmek, yağ bağlatmak
fat
slang şişko
fat
{s} verimli

Babam ona yardım etmesi için verimli bir asistan istiyor. - My father wants an efficient assistant to help him.

fat
{s} kazançlı
fat
{f} besiye çekmek
fat
{s} bereketli
fat
{s} dolgun; kalın
fat
(sıfat) şişman, şişko, kilolu, tombul, yağlı, besili, semiz, dolgun, şişkin, kazançlı, kârlı, bereketli, verimli
fat
{s} semiz
fat
seçim öncesi partisine maddi yardımda bulunan kimse
ألمانية - الإنجليزية
to grease something
to lubricate something with grease
fat
lubrify
der Gehalt an Fetten/Gas/Schadstoffen
the content of fats/gas/pollutants