البحث
ترجمة
ألعاب
برامج
سجل
دخول العضو
العيارات
مفكرة
ما يتعلق بنا
الاتصال
الحساب
دخول العضو
سجل
العيارات
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
feraset
التركية - الإنجليزية
تعريف
feraset
في التركية الإنجليزية القاموس.
judiciousness
wisdom
perception, understanding
cleverness
sagacity
shrewdness
understanding; sagacity
foresight
insight
vision
astute
penetration
التركية - التركية
تعريف
feraset
في التركية التركية القاموس.
(Hukuk)
Anlayış, zeka
(Osmanlı Dönemi)
(Bak: Firâset) Anlayışlılık, çabuk seziş. (Aslı firâsettir
Anlayış, anlama yeteneği
Anlayış, seziş, sezgi, zekâ: "Diplomatça bir ferasetle söylemek istediğini anlayıveriyordum."- A. Gündüz
Anlayış, seziş, zihin uyanıklığı
Anlayış, seziş, sezgi, zekâ
(Osmanlı Dönemi)
KIYAFET
feraset
الواصلة
fe·ra·set
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
السابق
feraset
past of rescind
scandinavians
shiners
kingpin
rock up
haspeln
المزيد...
امسح
المفضلات
المزيد...
امسح