feindselig eingestellt (person)

listen to the pronunciation of feindselig eingestellt (person)
الإنجليزية - التركية

تعريف feindselig eingestellt (person) في الإنجليزية التركية القاموس.

hostile
düşmanca

Bu denizaltı gezegendeki en düşmanca koşullarda çalışabilir. - This submarine can operate in the most hostile conditions on the planet.

Herkes yasadışı yabancılar karşı düşmanca bir tavır aldı. - Everybody took a hostile attitude toward illegal aliens.

hostile
düşman

Düşmanca bir ortamda hayatta kalmak için bir insan doğaçlama yapabilmeli ve azimli olabilmeli. - To survive in a hostile environment, one must be able to improvize and be tenacious.

Köylüler tarafından düşmanca karşılandık. - We got a hostile reception from the villagers.

hostile
düşmanca/düşmana ait
hostile
(Kanun) hasmane
antagonistic
zıt
antagonistic
karşıt
hostile
düşmana özgü
hostile
düşmana ait
antagonistic
{s} düşman
antagonistic
antagonistik
antagonistic
{s} muhalif

İki ülke birbirine muhalif. - The two countries are antagonistic to each other.

antagonistic
{s} karşı olan
hostile
(Askeri) DÜŞMAN: Düşman olarak tanımlanan temas. Bak. "bogey", "friendlay"
hostile
{s} düşman, düşmanca, saldırgan
ألمانية - الإنجليزية
antagonistical
opposing (to/toward(s) somebody/sth.)
hostile
antagonistic
oppugnant