there is no point in trying to argue with them.
There's no point in waiting. - Beklemenin bir faydası yok.
There's no point in waiting.
Beklemenin bir faydası yok.
There is no point in trying to introduce Japanese literature to him. - Japon edebiyatını ona tanıtmaya çalışmanın bir faydası yok.
There is no point in trying to introduce Japanese literature to him.
Japon edebiyatını ona tanıtmaya çalışmanın bir faydası yok.