Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
- Football is the most known sport in the world.
Bilinen bir hata bilinmeyen bir gerçekten daha iyidir.
- A known mistake is better than an unknown truth.
Sami iyi tanınan bir avukat tuttu.
- Sami hired a well known attorney.
Sony tüm dünyada tanınan bir markadır.
- Sony is a brand known around the world.
O hem Japonya'da hem de Amerika Birleşik Devletlerinde iyi tanınmaktadır.
- She is well known both in Japan and in the United States.
O hem Japonya'da hem de Amerika'da iyi tanınmaktadır.
- She is well known both in Japan and in America.
San Fransisko, sisi ve diğer şeylerin arasında tepeleri ile ünlüdür.
- San Francisco is known for its fog and its hills among other things.
Bay Hashimoto herkes tarafından bilinir.
- Mr Hashimoto is known to everyone.
Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
- The past can only be known, not changed. The future can only be changed, not known.
O, bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
- As a singer, she's well known.
Brezilya edebiyatındaki en tanınmış kitaplardan biri.
- It's one of the best known books in Brazilian literature.