O bir ressam olarak uluslararası üne sahiptir. - She has international renown as a painter.
O bir ressam olarak uluslararası üne sahiptir.
She has international renown as a painter.
O çok iyi bir pilot olduğu için ünlüydü. - He was renowned to be a very good pilot.
O çok iyi bir pilot olduğu için ünlüydü.
He was renowned to be a very good pilot.