التركية - الإنجليزية
تعريف faktöründe في التركية الإنجليزية القاموس.
- factor in
- Resolve into factors; "a quantum computer can factor the number 15"; (synonym) factor, factor out
- (Or 'factor out') Resolve into factors; "a quantum computer can factor the number 15"
- If you factor a particular cost or element into a calculation you are making, or if you factor it in, you include it. Using a computer model they factored in the costs of transplants for those women who die You'd better consider this and factor this into your decision making
- resolve into factors; "a quantum computer can factor the number 15"
- faktör
- factor
Health is an important factor of happiness.
-Sağlık mutluluk için önemli bir faktördür.
Motivation is one of the factors that affects the learning process.
-Motivasyon öğrenme sürecini etkileyen faktörlerden biridir.
- faktör
- consideration
- faktör
- driver
- faktör
- underlying
- faktör
- coefficient
- faktör
- {i} agent
- faktör
- element
Hard work is an essential element of success.
-Sıkı çalışma başarının önemli bir faktörüdür.
- faktör
- factor, agent
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف faktöründe في التركية التركية القاموس.
- Faktör
- etken
- FAKTÖR
- (Osmanlı Dönemi) Fr. Bir neticeyi meydana getiren unsurlardan her birisi. Amil
- faktör
- Etken, etmen
- faktör
- Bir neticeyi meydana getiren unsurlardan her birisi
- faktör
- Etken, etmen: "Bütün hastalıklarda böyle ruh faktörleri bulunabilir."- P. Safa