I have to brush my teeth.
- Dişlerimi fırçalamak zorundayım.
I like to brush my teeth with this toothpaste.
- Bu diş macunuyla dişimi fırçalamayı severim.
She loves brushing her horse.
- O, atını fırçalamayı sever.
Last night, I went to bed without brushing my teeth.
- Dün gece dişlerimi fırçalamadan yattım.
Tom started scrubbing the floor.
- Tom yeri fırçalamaya başladı.
You have to brush your teeth before going to sleep!
- Uyumadan önce dişlerini fırçalamak zorundasın!
I'd like to brush my teeth.
- Dişlerimi fırçalamak isterim.