Bu konuda yorum yapmaktan kaçınacağım.
- I'll refrain from commenting on that.
Sen hiç yorum yapmak istedin mi, fakat onu yanlışlıkla bir çeviri olarak postaladın mı?
- Have you ever wanted to make a comment, but posted it as a translation by mistake?
Bay White konuşmamla ilgili birkaç yorum yaptı.
- Mr White made a few comments on my speech.
Bunun hakkındaki yorumlarınızı duyabilirmiyim?
- Can I hear your comments about this?
Bunun hakkındaki yorumlarınızı duyabilirmiyim?
- Can I hear your comments about this?
Onun yorumları beni yaraladı.
- I was wounded by her comments.