Bu sorundan bir çıkış yolu bulmam gerek.
- I need to find a way out of this problem.
Şimdiki durumdan bir çıkış yolu arıyoruz.
- We are groping for a way out of the present situation.
Çocuk labirentten çıkış yolunu bulamadı.
- The boy could not find his way out of the maze.
Bu sorundan bir çıkış yolu bulmam gerek.
- I need to find a way out of this problem.