Esperanto planlı bir dildir.
- Esperanto is a planned language.
Sami o gün ayrılmayı planlıyordu.
- Sami planned to leave that day.
Çok özel planlanmış bir şeyim var.
- I have something very special planned.
Onun hapishaneden kaçışı iyi planlanmıştı.
- His escape from prison was well planned.
Tom'un o proje üzerinde çok fazla zaman harcamayı planladığından şüpheliyim.
- I doubt that Tom planned to spend so much time on that project.
İşler planlandığı gibi gitmedi.
- Things didn't go as planned.