Yeni bir öneriyi tartışmak için bir yürütme kurulu oluşturuldu.
- An executive council was formed to discuss the new proposal.
Yürütme komitesi onu şirketin başkanlığına atadı.
- The executive committee appointed him the president of the company.
Tom büyük bir demiryolu yöneticisi.
- Tom is a big railroad executive.
Bir sigorta şirketinde bir yönetici.
- He is an executive in an insurance company.
Tom tipik idareciniz değil.
- Tom isn't your typical executive.
Üst yönetimi kim temsil ediyor?
- Who represent the executive management?
Bu bir yönetim kararıydı.
- This was an executive decision.
Ben müzenin yetkili müdürüyüm.
- I am the executive director of the museum.
Üst düzey yöneticiler astlarına eğitim vermek için çok zaman harcıyorlar.
- Senior executives spend a lot of time training their subordinates.
Yöneticilerle karşılıklı oturduk.
- We sat face to face with executives.
... He's a founder, and also executive director of ...
... in the coming weeks I will issue an executive order requiring ...