excite, stimulate; prod, urge

listen to the pronunciation of excite, stimulate; prod, urge
الإنجليزية - التركية

تعريف excite, stimulate; prod, urge في الإنجليزية التركية القاموس.

arouse
{f} uyandırmak

İlgilendiğim adamda arzuyu uyandırmak için ne yapmalıyım? - What should I do to arouse desire in the man I'm interested in?

arouse
harekete geçmek
arouse
{f} harekete geçirmek
arouse
uyandır

Onun hikayesi benim şüphemi uyandırdı. - His story aroused my suspicion.

Bugünün Pekin'i bende çok derin bir etki bıraktı ve merakımı uyandırdı. - Today's Beijing has given me a very deep impression and aroused my curiosity.

arouse
canlandırmak
arouse
uyuyan devi uyandırmak
arouse
arousal uyandırma
arouse
uyandırma

Onu uykusundan uyandırmayın. - Don't arouse him from his sleep!

İlgilendiğim adamda arzuyu uyandırmak için ne yapmalıyım? - What should I do to arouse desire in the man I'm interested in?

arouse
gözünü açmak
arouse
uyanmak
arouse
yaşam bulmak
arouse
canlandırma
arouse
{f} kaldırmak
arouse
canlanmak
الإنجليزية - الإنجليزية
{f} arouse