except that;

listen to the pronunciation of except that;
الإنجليزية - التركية

تعريف except that; في الإنجليزية التركية القاموس.

except that
haricinde

Suyla vaftiz etmem için beni gönderen kişinin bana söylediğinin haricinde... - Except that the one who sent me to baptize with water told me...

Evimiz otobüs durağına uzak olmasının haricinde oldukça tatminkardır. - Our house is quite satisfactory except that it is rather a long way to the bus stop.

except that
makla beraber
except that
… bir yana
except that
fakat
except that
bir yana
except that
dışında

Ben onun bir piyanist olması dışında onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum. - I know nothing about her except that she is a pianist.

O gün eve gelmemesinin dışında bir şey bilmiyoruz. - We know nothing except that he did not come home that day.

except that;
المفضلات