She looked around, but she couldn't see anything.
- O, etrafına baktı, ama hiçbir şey göremedi.
He gathered his children around him.
- O, çocuklarını kendi etrafına topladı.
Tom stood up and looked about.
- Tom ayağa kalktı ve etrafına baktı.
The old man looked about for his hat.
- Yaşlı adam şapkası için etrafına bakındı.
The people crowded round the injured man, but they made way for the doctor when he reached the scene of the accident.
- İnsanlar yaralı adamın etrafına toplandılar fakat doktor olay yerine yaklaştığında ona yol verdiler.
Tom glanced round the bedroom.
- Tom yatak odasının etrafına göz attı.
Feel free to look around.
- Etrafına bakmak için çekinme.
We sat around the fire in a circle.
- Daire şeklinde ateşin etrafına oturduk.
We formed a circle around the teacher.
- Öğretmenin etrafında bir daire oluşturduk.
An old man sat surrounded by his grandchildren.
- Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
I saw them surrounding him.
- Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.