Boston hakkında harika anılarım var.
- Ich habe wundervolle Erinnerungen an Boston.
Ne olduğu ile ilgili anım yok.
- Ich habe keine Erinnerung daran, was geschehen ist.
Sanal bellek çoklu görev çekirdekleri için geliştirilmiş bir bellek yönetim tekniğidir.
- Virtual memory is a memory management technique developed for multitasking kernels.
Hemen hemen tüm sanal bellek uygulamaları bir uygulama programının sanal adres alanını sayfalara böler; bir sayfa bitişik sanal bellek adreslerinden oluşan bir bloktur.
- Almost all implementations of virtual memory divide the virtual address space of an application program into pages; a page is a block of contiguous virtual memory addresses.
Onlar Gandhi'nin anısına bir heykel diktiler.
- They erected a statue in memory of Gandhi.
Onunla ilgili anılarım azalmaya başladı.
- My memory of her has begun to recede.
O iyi bir hafızaya sahiptir.
- He has a good memory.
Keşke daha iyi bir hafızam olsa.
- I wish I had a better memory.
Matematik sadece formülleri ezberlemek değildir.
- Mathematics is not just the memorization of formulas.
Ezberleme yöntemleri genellikle efektiftir.
- The methods of forced memorization are often effective.
En ufak bir şüphe olmadan, rüya daha önceki hayattan bir hatıraydı.
- Without the slightest doubt, the dream was a memory from a previous life.
Hafızamı kaybettiğimi hatırlamıyorum.
- I don't remember losing my memory.
Ölü bir adamın anısına bir anıt kurmak için bir fon başlatıldı.
- A fund was launched to set up a monument in memory of the dead man.
Bu anıt büyük bir devlet adamı anısınadır.
- This monument is in memory of a great statesman.
That is in my recollections.
- Das gehört zu meinen Erinnerungen.