erişilemeyen

listen to the pronunciation of erişilemeyen
التركية - الإنجليزية
out of reach
inaccessibly located or situated; "an unapproachable chalet high in the mountains"; "an unreachable canyon"; "the unreachable stars"
beyond one's grasp, impossible to reach, difficult to reach
eriş
{f} access

All students have access to the library. - Tüm öğrencilerin kütüphaneye erişimi var.

For some reason I couldn't access my e-mail. - Nedense benim e-postama erişemedim.

eriş
retrieve
التركية - التركية

تعريف erişilemeyen في التركية التركية القاموس.

ERİŞ
(Osmanlı Dönemi) f. Bilek
ERİŞ
(Osmanlı Dönemi) Arşın, endaze
eriş
çözgü
eriş
Satıldıktan sonra kusuru ve noksanları belli olan malın, kıymetinden bunun için indirilen miktar
eriş
Sakal
eriş
Erme işi ve durumu
erişilemeyen
المفضلات