Bugün çok çekici görünüyorsun.
- You look very charming today.
O, kendini yeterince çekici olarak düşündü.
- He thought of himself as being charming enough.
Devlet Başkanının korumaları girişin önünde konuşlandırıldılar.
- The President's guards are stationed in front of the entrance.
Ben gelecek yıl giriş sınavına katılmalıyım.
- I must sit for the entrance examination next year.
Ne cazibeli bir çift!
- What a charming couple!
Sanırım o, alımlı ve çekici.
- I think she is charming and attractive.
Kate kız kardeşi kadar büyüleyici.
- Kate is as charming as her sister.
Şu bebeğin büyüleyici gözleri var.
- That baby has charming eyes.
Tom'un sevimli olduğunu inkar edemezsin.
- You can't deny that Tom is charming.
Çocukların çok sevimli!
- Your children are so charming!
Giriş kapısı kilitli olduğu için biz eve giremedik.
- Because the entrance was locked, we couldn't enter the house.
Kate kız kardeşi kadar büyüleyici.
- Kate is as charming as her sister.
Tom büyüleyici ve dayanılmaz.
- Tom is charming and irresistible.
Gelecek yıl giriş sınavlarına girmek zorundayım.
- I have to take the entrance exams next year.
Bugün giriş sınavına girmek zorundayım.
- I have to take the entrance examination today.
Tom Mary'nin şarkı söylemesinden büyülendi.
- Tom was entranced by Mary's singing.
Ben sadece onun yüzünün güzelliği tarafından büyülendim.
- I was simply entranced by the beauty of her face.
Place your bag by the entrance so that you can find it easily.