entrance; coming, arrival; appearance

listen to the pronunciation of entrance; coming, arrival; appearance
الإنجليزية - التركية

تعريف entrance; coming, arrival; appearance في الإنجليزية التركية القاموس.

advent
varış
advent
ilerleyiş
advent
geliş

Kabile arabulucunun gelişi hakkında memnun değildi. - The tribe wasn't delighted about the advent of the peacemaker.

Hikaye gizemli bir macera etrafında gelişiyor. - The story revolves around a mysterious adventure.

advent
varis
advent
Bir şeyin gelişi , ortaya çıkışı

1. The advent of revolution. 2. The advent of technology.

advent
(Askeri) ADVENT UYDUSU: 24 saatlik bir ekvator yörüngesinde uydu repetörlerden faydalanarak ani mikrodalga haberleşme imkanı sağlayan bir muhabere uydusu
advent
gelme,varış
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} advent
entrance; coming, arrival; appearance
المفضلات