It's best to wear a cap on your head during the cold Moscow winters.
- Soğuk Moskova kışlarında kendi başına şapka takmak en iyisidir.
Our restaurant is the best.
- Bizim restoran en iyisidir.
I wish her the very best in her future endeavors.
- Gelecekteki çalışmalarında ona en iyisini diliyorum.
I wish them the very best.
- Onlara en iyisini diliyorum.
I will do my duty to the best of my ability.
- Yeteneğimin en iyisine göre görevimi yapacağım.
He is the best for this project.
- O, bu proje için en iyisidir.
I will take this tie, as it seems to be the best.
- En iyisi olarak görünen bu kravatı alacağım.
My best friend is a book.
- Benim en iyi dostum bir kitaptır.
In my opinion, German is the best language in the world.
- Bana göre Almanca dünyadaki en iyi dildir.
All the best wishes on this wonderful day.
- Bu harika günde bütün en iyi dileklerimle.
Tom knows all the best fishing spots.
- Tom en iyi balıkçılık yerlerini bilir.
When we started out in 2009, I was convinced that our store would become one of the best in the city.
- 2009'da işe başladığımızda, mağazanın şehirdeki en iyilerden biri olacağına ikna edildim.
It looks like it will start pouring any second now. Better take an umbrella.
- Her an yağmaya başlayacak gibi. En iyisi şemsiye almak.
Tom is one of our top engineers.
- Tom en iyi mühendislerimizden biri.
This site is in a toplist. If you found it interesting, please click!
- Bu site en iyiler listesinde. Eğer onu ilginç bulursan, lütfen tıkla!