Japonya'da istihdam imkanları kadınlar için erkekler için olduğundan önemli ölçüde düşüktür.
- In Japan, employment opportunities are significantly lower for women than they are for men.
İngiltere'de istihdam oranı rekor düzeyde.
- The UK employment rate is at a record high.
O bir daktilocu olarak iş buldu.
- She found employment as a typist.
İş için bu firmaya başvuruda bulunacağım.
- I will make an application to that firm for employment.
Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten korunmaya hakkı vardır.
- Everyone has the right to work, to free choice of employment, to just and favourable conditions of work and to protection against unemployment.
Şirket yirmi kişiyi işe almak istiyor.
- The company want to employ twenty people.
Şirket 20 kişiyi işe almak istiyor.
- The company wants to employ 20 people.
Bu hanımefendi kaç hizmetçi çalıştırmak istiyor?
- How many maids does that lady want to employ?
Küçük bir şirket 50 kişi çalıştırmaktadır.
- A small company employs 50 people.
Şirket tam gün çalışan 22 personele iş vermektedir.
- The company employs 22 full-time staff.
Kovulma korkusundan kimse işvereni ile çelişmeye cüret edemez.
- No one dares to contradict his employer for fear of being fired.
Bazı işverenler, hapishaneden yeni çıkmış insanları işe almaya isteksizdirler.
- Some employers are reluctant to take on people who have recently been released from jail.
Şirket tam gün çalışan 22 personele iş vermektedir.
- The company employs 22 full-time staff.
O, bir bankada görevlidir.
- He is employed in a bank.
Bankada görevlendirildiğinde ,kolejde ekonomi öğretti.
- While employed at the bank, he taught economics at college.
John 200 işçi istihdam etmektedir.
- John employs 200 workers.
Onlar geçici işçi istihdam etmektedirler.
- They employ temporary workers.
Şirket tüm çalışanları için sağlık bakımı ve hayat sigortası avantajları sağlar.
- The company provides health care and life insurance benefits for all of its employees.
Japon şirketleri genellikle çalışanlarına üniforma sağlar.
- Japanese companies generally provide their employees with uniforms.
The personnel director handled the whole employment procedure.
At the period just preceding the advent of Bartleby, I had two persons as copyists in my employment, and a promising lad as an office-boy.
This new employment of his time caused no relaxation in his attention to my education.
How do you employ your spare time?.
Self-employment lacks the security of working for a big company, but at least the only idiot boss you will meet is yourself.
... the face be employment crisis Europe I'm not dependent on the government ...
... to get employment. What can you say to reassure me, but more importantly my parents, that ...