O, çalışanlarına iyi davranır.
- He treats his employees well.
Tom çalışanlarına düzgün bir şekilde nasıl davranacağını bilmiyor.
- Tom doesn't know how to treat his employees properly.
İşçilere iki haftada bir ödeme yapılır.
- The employees are paid biweekly.
İşçiler greve gitmekle tehdit etti.
- The employees threatened to go on strike.
Tom işçiyi çalmakla suçladı.
- Tom accused the employee of stealing.
Onu en iyi işçileri olarak düşünüyorlar.
- They consider him their best employee.
Tom'un üç yüzden daha fazla çalışanı var.
- Tom has more than three hundred employees.
Tüm çalışanlarımdan mutlak sadakat istiyorum.
- I require absolute loyalty of my employees.
Tom şimdiye kadar sahip olduğumuz en iyi eleman.
- Tom is the best employee we've ever had.
Nitelikli eleman bulmak zorlaşıyor.
- It's getting harder to find qualified employees.
Her çalışan, yılda iki haftalık ücretli bir tatil yapma hakkına sahiptir.
- Each employee is entitled to a two week paid vacation per year.
Hiç Fransızca konuşan personeliniz var mı?
- Do you have any employees who speak French?
Kısa vadeli sözleşmeli personel haber vermeden işten çıkarıldı.
- The short term contract employees were dismissed without notice.
... in ' in St. Louis. He has four employees. ...
... corporate employees, are going to find themselves users of computers that they don't own. ...