I made sure that no one was watching.
- Kimsenin izlemediğinden emin oldum.
Make sure you turn everything off before you leave.
- Yola çıkmadan önce her şeyi kapattığınızdan emin olun.
Before that, we had better make sure of the fact.
- Ondan önce, gerçekten emin olsak iyi olur.
Before that, we had better make sure of the fact.
- Ondan önce, gerçekten emin olsak iyi olur.
You should make sure of the fact without hesitation.
- Tereddüt etmeden gerçekten emin olmalısın.
Be sure to put out the light before you go out.
- Dışarı çıkmadan önce ışığı söndürdüğünüzden emin olun.
Please be sure to sign and seal the form.
- Formu imzaladığınızdan ve mühürlediğinizden emin olun.