One hundred and fifty people entered the marathon race.
- Yüz elli kişi maraton yarışına girdi.
One hundred and fifty thousand couples are expected to get married in Shanghai in 2006.
- Yüz elli bin çiftin, 2006 yılında Shanghai'da evlenmesi bekleniyor.
My father is in his fifties.
- Babam ellili yaşlarında.
He only listens to rock bands from the fifties.
- O sadece ellili yılların rock gruplarını dinler.