People should do their best.
- İnsanlar ellerinden geleni yapmalıdır.
Some people eat sushi with their hands.
- Bazı insanlar elleriyle suşi yer.
I can remember the warmth of his hands.
- Onun ellerinin sıcaklığını hatırlayabiliyorum.
Her hands were as cold as ice.
- Onun elleri buz kadar soğuktu.
She stood defiantly with arms akimbo.
- O, eller belde meydan okurcasına durdu.