eleyerek

listen to the pronunciation of eleyerek
التركية - الإنجليزية
sifting
sieving
eleyerek ayıklamak
sift out
ele
{f} sifting
ele
{f} sieving
ele
{f} sieve

She gave the boy a sieve in which to carry water from the well. - Oğlana kuyudan su taşımak için bir elek verdi.

ele
eliminate

Finland eliminated Russia from the Winter Olympics hockey tournament. - Finlandiya Rusya'yı Kış Olimpiyatları hokey turnuvasından eledi.

Tom was eliminated in the second round of the contest. - Tom yarışmanın ikinci turunda elendi.

ele
tackled

Tom tackled the problem right away. - Tom derhal sorunu ele aldı.

nehirden eleyerek altın elde etme
placer mining
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف eleyerek في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

ELE
extinction event (from extinction-level event)
البرتغالية - التركية

تعريف eleyerek في البرتغالية التركية القاموس.

ele
ona
ele
burası
ele
onu
ele
onunla
ele
kendisine
ele
he would
ele
buna
ele
bunu

Tom yarın Boston'a hareket edeceği için, bugün bunu ona vermek için son şansımız. - Já que o Tom está indo para Boston, esta é a nossa última chance de dar isso para ele.

الفنلندية - التركية

تعريف eleyerek في الفنلندية التركية القاموس.

ele
iyi niyet gösterisi
ele
jest yap
ele
jest
eleyerek
المفضلات