eles

listen to the pronunciation of eles
البرتغالية - التركية
klar
bunlardan
onları

Onların on iki çocuğu var. - Eles têm doze filhos.

bunları
dediler

Onlar ona korkak dediler. - Eles o chamavam de covarde.

onlarda
onlarla
onlardan
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Hâinlik yapmak. Hıyanet etmek
(Osmanlı Dönemi) Mecnun olmak
البرتغالية - الإنجليزية
them

My association with them didn't last long. - Minha relação com eles não durou muito tempo.

I told them to send me another ticket. - Eu disse para eles para me enviarem outra entrada.

they'll
them to
they'd
they

They went out of the room very silently. - Eles deixaram a sala muito silenciosamente.

Ah, when will they meet again? - Ah, quando eles se encontrarão novamente?

they've